Перевод: со всех языков на все языки

со всех языков на все языки

akşam olmak

См. также в других словарях:

  • MESA — Akşam. Akşam vakti. Akşam olmak. * Gamlı olmak. * Öğleden güneş batıncaya kadarki vakit …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • ortalık kararmak — akşam olmak O gün ortalık kararırken eve iki sivil memur girmiş. R. N. Güntekin …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • karanlığa kalmak — gidilecek yere varmadan akşam olmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • gün kavuşmak — güneş batmak, akşam olmak Gün kavuşurken Handune nin de hareket derecesi artmış. E. E. Talu …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • Türkische Sprache — Türkisch (Türkçe) Gesprochen in Türkei, Zypern, Bulgarien, Griechenland, Mazedonien, Rumänien, Kosovo, außerdem unter türkischen Migranten in Westeuropa, Nordamerika und Australien Sprecher Geschätzte 6 …   Deutsch Wikipedia

  • Türkei-Türkisch — Türkisch (Türkçe) Gesprochen in Türkei, Zypern, Balkan, Aserbaidschan, Iran, Irak, außerdem unter türkischen Migranten in den EU Staaten, in Nordamerika sowie Australien Sprecher 80 Millionen …   Deutsch Wikipedia

  • Türkeitürkisch — Türkisch (Türkçe) Gesprochen in Türkei, Zypern, Balkan, Aserbaidschan, Iran, Irak, außerdem unter türkischen Migranten in den EU Staaten, in Nordamerika sowie Australien Sprecher 80 Millionen …   Deutsch Wikipedia

  • Gramática del turco — Contenido 1 Olmak Eylemi (Los verbos Ser y Estar) 2 Contenidos 2.1 Introducción 2.2 Partes de la oración …   Wikipedia Español

  • gelmek — den, e, nsz, ir 1) Bir yere gitmek, ulaşmak, varmak Gurbetten gelmişim yorgunum, hancı. B. S. Erdoğan 2) Geriye dönmek ... adamı Ödemiş ten aldım geldim, her masrafını çektim. N. Cumalı 3) Oturmaya, ziyarete gitmek Dün akşam amcamlar bize geldi.… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • tamam — sf., Ar. tamām 1) Bütün, tüm Paranın tamamını verdim. 2) Eksiksiz Bu kitap tamam değildir. 3) Yanlış ve yalan olmayan, doğru 4) Tamamlanmış, bitmiş Haydi Abbas, vakit tamam / Akşam diyordun işte oldu akşam. C. S. Tarancı 5) e., tkz. Evet 6) ünl.… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • dert — is., di, Far. derd 1) Üzüntü Gündüz ya bir yere sokulup uyur ya sessiz sedasız sokaklarda dolaşır. Fakat akşam oldu mu derdi teper. H. E. Adıvar 2) Hastalık Hastayım derdime verem diyorlar. F. N. Çamlıbel 3) Ağrı 4) mec. Sorun, kaygı Ne var ki… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Поделиться ссылкой на выделенное

Прямая ссылка:
Нажмите правой клавишей мыши и выберите «Копировать ссылку»